Bebeğim, hoşgeldin dünyaya Sefalar getirdin Halan kurban olsun sana Bebeğim, dörtbuçuk yıl önce ağabeyin geldiğinde Yine hüzün başlamıştı böyle bana
Sevincin alına moruna Uzanıp yüzümü sürdüm Körpe bir pembenin Ak memeden hayatı emen iştahına Sonra üzüldüm düşününce Dikensiz bir hayat olmaz ki
Bebeğim, oğlum doğduğunda Ben de çocuktum henüz Biz beraber büyüdük aslında
Ne kadar neşeli bir kızdım Yıkılmamıştı dünya daha başıma Ki çok da yalnızdım
Zordan geçtik, kordan geçtik Ana-oğul ve diğer çocuklarım Doğurduklarım doğurmadıklarım Yaşadık hevesle değer vererek Ümitsiz de yaşanmaz ki
Bebeğim, işte hepsi bu kadar Deniz Yıldızı'nın hikayesidir hayat Ne kadar kurtarırsan kar, kurtarırsan kar Bebeğim, işte hepsi bu kadar Deniz yıldızının hikayesidir hayat Kaç hayat kurtarırsan kar
Kaç hayat kurtarırsan kar
---------------
Bir gün (gel-gite sahip) sahilde bir adam yürüyüş yapmaktadır. Uzakta dans eder gibi haraket yapan biri dikkatini çeker. Merak edip hızlı hızlı ona yürür. Yaklaşınca bir gencin yerden bir şey alıp denize attığını, sonra bir kaç adım koşup aynı hareketi sürekli tekrarladığını görür.
Biraz daha yaklaşıp genci selamlar ve aralarında şu konuşma gerçekleşir: - Ne yapıyorsun böyle? - Okyanusa deniz yıldızlarını atıyorum. - Deniz yıldızı mı? - Evet... Güneş yükseldi ve sular çekiliyor. Eğer onları suya atmazsam az sonra ölecekler. - Ama görmüyormusun ki kilometrelerce sahil var ve baştan aşağıya deniz yıldızı ile dolu, ne fark eder?
Genç adam eğilerek yerden bir deniz yıldızı daha alır, denize fırlatırken şöyle der: - Bakın onun için fark etti!
"Lauren Iseley - Deniz Yıldızı'nın Hikayesi"Teksty umieszczone na naszej stronie są własnością wytwórni, wykonawców, osób mających do nich prawa.